İçeriğe geç

Allah için yapılan iyiliklere ne denir ?

Allah İçin Yapılan İyiliklere Ne Denir?

Hayat, bazen büyük sorularla gelir. Bazen öyle bir an gelir ki, bir şeyin ne kadar değerli olduğunu, ne kadar gerçek olduğunu birden fark edersiniz. Bu sorulardan biri, belki de en önemlisi: “Allah için yapılan iyiliklere ne denir?”

Zeynep ve Halil, yıllarını birbirlerini tanımaya, anlamaya ve bir hayat kurmaya adayan iki insanlardı. Birbirlerinden çok farklıydılar. Halil, her şeyin çözümüyle ilgilenen, mantıklı adımlar atan, planlı ve stratejik bir insandı. Zeynep ise duygusal zekâsı yüksek, insanlara ve olaylara derinlemesine empatiyle yaklaşan bir kadındı. Ancak hayat, bazen karşınıza çıkan bir sorunla, iki farklı bakış açısını birleştirerek cevap bulmanızı sağlardı.

Bir akşam, Zeynep mutfakta bir yandan yemek yaparken, Halil bilgisayarının başında bir projeyi bitirmeye çalışıyordu. Aralarındaki sessizlik, Zeynep’in içindeki sorunun büyüdüğünü gösteriyordu. Sonunda Zeynep, Halil’e döndü ve yavaşça, “Halil, sen de biliyorsun, her gün insanlar çok güzel şeyler yapıyorlar. Ama Allah için yapılan iyiliklerin gerçekten ne kadar değerli olduğunu bazen merak ediyorum,” dedi.

Halil, derin bir nefes aldı ve bilgisayarını kapatarak Zeynep’e döndü. Onun bakışları hep çözüm arayan bakışlardı ama bu sefer Zeynep’in sorusuna derin bir anlam katmak istiyordu. “Bunu düşünmemiştim ama belki de Allah için yapılan iyiliklere ‘sadaka’ denir, değil mi?” dedi.

Zeynep, Halil’in cevabını düşündü ama hala daha fazlasını hissetmek istiyordu. “Evet, sadaka bir çeşit iyilik ama sanki daha fazlası var. Bu sadece bir bağış yapmaktan ya da yardıma koşmaktan farklı bir şey. Allah için yapılan iyilik, bir insanın kalbinden doğar, gözlerinden okunur ve hayatın her alanında var olur gibi geliyor bana.”

Halil, Zeynep’in içsel derinliğini fark etmişti. Zeynep’in düşünceleri, sadece bir yardım elinden ibaret değildi; her iyilik, her davranışın altında Allah’a yakınlaşma isteği vardı. “Yani diyorsun ki, bir iyiliğin samimi olması, sadece bir şey vermek değil, o işin arkasında bir niyet ve kalp olmalı,” dedi. Zeynep başını sallayarak devam etti, “Evet, Allah için yapılan her iyilik, bir kalp işidir. Bazen bir kelimeyle birini iyileştirmen, bazen bir bakışla birini rahatlattığın o an, belki de en değerli sadakadır.”

Zeynep’in gözlerinde, bu derin sorunun cevabını bulma arayışı vardı. Halil, Zeynep’in dediklerini düşündü ve onun ne demek istediğini nihayet anlayabildi. Bu, sadece bir maddi iyilik değildi; iyiliklerin en değerlisi, o hareketin gerisindeki niyetti. Sadaka, belki de gönülden yapılabilirdi, zengin ya da fakir olmakla alakası yoktu. Kalp, her şeyin merkezindeydi.

O akşam Zeynep ve Halil, Allah için yapılan iyiliklerin ne kadar kutsal olduğunu, her bir davranışın aslında bir dua gibi olduğunu fark ettiler. İnsanlar bazen sadece maddi olarak vermenin önemli olduğunu düşünseler de, en gerçek sadaka, belki de ruhsal bir iyilikti. Birinin gözlerine bakarak ona umut vermek, bir çocuğun elinden tutmak, bir dostun yanında olmak, bir işyerinde herkesin gönlünü almak… Bütün bunlar, Allah için yapılan iyiliklerdi.

Zeynep, mutfaktan Halil’e dönüp gülümsedi. “Biliyor musun, bu dünyada yapabileceğimiz en güzel şey, kalbimizi Allah’a ve insanlara açmak. Sadaka, sadece parayla yapılmaz, ruhla da yapılır.”

Halil, Zeynep’in söylediklerine içtenlikle katıldı. Onlar için iyilik, her zaman daha fazlasıydı. Allah için yapılan iyilik, bir kalbin içinden çıkıp, karşıdakine ulaşan bir ışık gibiydi. O ışık, her bir insana umut, huzur ve barış getiriyordu.

Zeynep ve Halil, o akşam birbirlerine bir söz verdiler. İyi olmak, her şeyin gerisindeki niyeti doğru tutmak, Allah’a yakın olmanın en güzel yolu olacaktı. Ve iyilik, ne sadece kelimelerde ne de parayla yapılacak bir şeydi. İyilik, her an, her nefeste, her bakışta, her duada vardı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

mecidiyeköy escort
Sitemap
betcivdcasinoilbet casinoilbet yeni girişeducationwebnetwork.combetexper.xyzm elexbetsplash